Bu haftaki yazım canım anneme…

Hayatta duymayı en çok sevdiğim kelimedir. Anne kelimesi…..
Anne kelimesi bazen bir sevincin içinde bazen heyecanlandığın bir duyguda bazen bir çığlığın başında geçer. Nerede olursan ol kendinden bahsettiğin her cümlenin içindedir.. kısacası hayatın her anında her cümlede geçer anne kelimesi.
Kalbi kırılmaz sanılıp hep kalbine ateş edilene denir anne. Anneliğin sızıları, çıkmaz sokakları, bitmeyen mücadeleleri, hiç tükenmeyen ve sürekli büyüyen sevgi ve şefkati olana denir anne. Fedakarlık cümlesini duyduğumuzda ilk aklımıza gelendir anne. Anne cümlesi de annenin kendisi de toplumun köküdür. Hayatın kendisidir. Bir evin yıkılmayan tuğlasıdır. Ailenin ekonomisidir. Bir ülkenin gelenek göreneğidir. Kısacası anne tüm yaşamımız içinde sürekli atan kocaman bir kalptir..
Belki bir çok kişi henüz anne olamamıştır ama herkesin bir annesi olmuştur. Bu duyguyu sizler adına ezbere konuşamam belki ama harika bir anneye sahip olma duygusunu size anlatabilirim.
Mesela karanlık nedir bilmezsiniz. Çünkü hayatınızda en büyük ışık annenizdir. Unutulmak nedir bilmezsiniz çünkü herkes unutur ama anneniz sizi unutmaz. Üşümek nedir bilmezsiniz çünkü anne sıcaklığı diye bir şey var asla üşümezsiniz. Güçsüzlük nedir bilmezsiniz çünkü yanınızda dimdik duran bir anneniz vardır. Karamsarlık nedir bilmezsiniz. Çünkü annenizde size yetecek kadar umut vardır. Yıkılmak nedir bilmezsiniz çünkü çünkü arkanızda anneniz vardır.. başarısızlık nedir bilmezsiniz çünkü her koşulda sizi yüreğinde alkışlayan bir anneniz vardır. Bu duyguları nerden bildiğimi merak ediyorsanız. Hemen söyleyeyim kendi annemden biliyorum. İşte bu duyguları hissettiren harika bir annem var benim. Anne olmadan bana nasıl anne olunur duygusunu öğrettiğin için
teşekkürler anne…. Ve ben bu duygularımı ve bu köşe yazımı önce anneme sonra annem gibi Annelere hediye ediyorum…